3 Kasım 2015 Salı

Yüzyılın Golü

Korkmayın..
Büyük büyük laflar etmeyeceğim.
Istatistik hesaplarından bahsetmeyeceğim.

1 Kasım seçimleri bende nasıl bir iz bıraktı, kalemim döndükçe anlatmaya çalışacağım.

Sessiz ve tuhaf bir seçimdi.

Beş ay sonra bir Pazar sabahı yine düştük okul yollarına. Erken gittik vatandaşlık görevimizi yerine getirdik. Oyumuzu kullanırken bir yandan da "yine aynı sonuç çıkacak, bari bu sefer koalisyon kurabilseler" gibi cümleler geçiyordu içimizden. Gün boyu Pazar keyfinin hakkını verdi kimimiz, kimimiz sosyal medyada yorumları kovaladı.

Saat 17:00'i gösterip de oy kullanma işlemi sona erince, son iki, üç seçimdir öğrendiğimiz anayasal hakkımız 'sayımı izleme hakkımızı' yerine getirmek üzere oy kullandığımız okullara gittik.

Ben gidenlerdenim.

Hem oy kullandığım sınıfta hem diğer sınıflarda sayımı izledim.

Açılan sandıklarda çıkan sonuca açıkçası şaşırdım. 7 Haziran ile benzer sonuç beklerken, AKP açık ara öndeydi. HDP yok denecek kadar azdı, MHP ciddi kaybolmuştu. 

7 Haziran'da da aynı okulda oy kullanmış, yine sayımı izlemiştim. Iki tarih arasında ciddi farklar vardı.

Sayımı izlemeye giden birkaç arkadaşımla telefonda görüştük. Suadiye, Cihangir, Mecidiyeköy, Şişli, Acıbadem'den de benzer sonuçlar çıkmıştı. 

Onlar da şaşkındı.
Benim kadar.

Ve saat 18:30..

Yasak kalktı, TV'ler sonuçları yayımlamaya başladı.

AKP %52 ile başladı, saat 19:00 olduğunda %49'a indi ve orada kaldı.

19:30'da YSK web sitesini kapattı.

20:00 olmadan seçim sonuçları belli oldu. 

19:00 civarında 4 parti için açıklanan oranlar aynı kaldı, hiç oynamadı.

Türk siyasi tarihinin en hızlı sonucu açıklanan seçimi oldu.

Seçime dair 'hile, nasıl bu kadar çabuk olunabiliyor, artan seçmen sayısı' ve benzeri iddialar sosyal medya ile sınırlı kaldı.

Ne üç muhalif partisi liderleri ne de muhalif medya/gazetecileri tarafından dile getirilmedi.

YSK siteyi kapatıyor, kimse sesini çıkarmıyor. Üç muhalefet parti lideri bence itiraz etmeliydi. Hoop noluyor burada demeliydi. Hesap sormalıydı. Onlara oy atan seçmenin hakkını aramalıydı.

Halk, ulusal tv gibi muhalif kanalları da diğer merkez medya kanalları gibi hiçbir iddiayı tartışmadılar, yüksek sesle dile getirmediler, sorgulamadılar. Hatta halk tv spikeri, iddiaları dile getiren bir kişiyi azarladı.

Hile olduğunu sanmıyorum.

Bir oldu da bitti maşallah seçimi oldu. 

Herkesi aldı bir sessizlik.
Bir kabulleniş.
Bir teslimiyet...

Herkes sessizliğe gömüldü. 
Yok oldu. 
Kayboldu.

Tuhaf.

Kabul edelim.
Bu, yüzyılın golüydü.
Önümüzdeki yüzyılı da etkileyecek adeta bir rövaşata golüydü.




1 yorum: